27 Mart 2015 Cuma

Metiner AKP’de neyi temsil eder?



                                                Geyiklerim


Metiner AKP’de neyi temsil eder?

Şüphesiz AKP’nin en entelektüel isimlerinden biri Mehmet Metiner’dir. 

Mehmet Metiner özel isim değil bu geldiği aşama itibarı ile cins isimdir ve AKP siyasetinin rol modelidir. 

Bakışlarındaki derinlik, olaylara yaklaşımı ve ufku herkes tarafından müsellemdir. 



                                             MEHMET METİNER

Yakın akrabaları kayırmanın ayet üzerinden izahını yapan yegâne isim bu mümtaz şahsiyettir. 

Duydum ki kamuoyunda havuz medyası olarak tanımlaman bir kanala çıkmış. 

Ve demiş ki; 

Kabataş ‘ta kabahat Paralel’de. 

Yani ‘paralelci’ polisler görüntüler var demiş onlar da inanmış. Aslında görüntü falan görmemişler. 

Çok iyi ya!

‘Bu Cuma açıklayacağız’ dedikleri görüntüler için ‘hadi açıklayın madem’ sıkıştırmaları karşısında ne yapacaklarını bilemiyorlardı. 

Derin bir sessizlik içindeydiler.

Düşündüler taşındılar, 

664 gün sonra bu izahı bulabilmişler.

Yani suç yine Paralelde!

Ahmet Altan'ın programımda dediğini buraya not düşeyim;

‘Eğer paralel sizi böyle kandırabiliyorsa ABD, İngiltere, Fransa, istihbarat örgütleri sizi nasıl kandırmaz! Aldatıldık ifadesi bir hükümet için ancak istifa mektubunda yazılır.

Geçin bu paralel yalanlarını. 

Bakın Ziya Paşa ne demiş

‘Siz herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsınız?’

***

Obama’dan acil telefon geldi!

Obama, Erdoğan’ı aramış. 

Yemen başta olmak üzere bölgesel sorunlar ele alınmış.

Yandaş medyaya bakılacak olursa bu telefona pek mutlu olmamışlar gibi. 

Mutlu olmamakla haklılar bence.

Bu telefon sonrası Erdoğan France24’e verdiği röportajda ‘DAEŞ (IŞİD) gidiyor, Şia geliyor’ demiş. 

Obama’nın telefonu etkili olmuş anlaşılan. 

O kadar etkili olmuş ki daha düne kadar Erdoğan’ın ‘ikinci evim’ dediği ve toz kondurmadığı İran’ı IŞİD ile bir tutmuş. 

Erdoğan’ın işi gerçekten zor. 

Bir tarafta Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansının Türkiye’yi dinlediği gerçeği, ki bunun anlamı bütün dönen dolapları biliyoruz demek. 

Diğer taraftan ise Sarraf üzerinden elinde kozları olduğu iddia edilen İran. 

Tam bir pres hali

Ne olacak bekleyip göreceğiz






25 Mart 2015 Çarşamba

KPSS Kumpasının Amacı ve Çelişkileri


KPSS Kumpasının Amacı ve Çelişkileri

KPSS sınavı sorularını ‘cemaat çaldı’ kumpası ile neler amaçlanmaktadır? 

1.     Son 12 yılda yapılmış tüm yanlış işlemleri Cemaat yaptı diyerek kendi sorumluluklarını inkâr eden AKP hükümetinin bu son iftira kampanyası da bu cümledendir. 

VİP torpille, KPSS’ye girmeden memurluğa aldıkları akrabaları ve yandaşları delillerle deşifre edilen AKP bu gündemi unutturmak dikkatleri başka yere çekmek istemektedir. 

2.     KPSS sorularını cemaat çaldı iftirası ile KPSS sınavı üzerinde şaibe oluşturularak kaldırılmak istenmektedir. Taraf gazetesinin manşetinde yer alan ‘ÇOK GİZLİ- Beyefendiye arz’ adlı belgede KPSS’yi kaldırmaya yönelik eylem planı deşifre olmuştur. 

Devlet kurumlarındaki paralel yapı temizliğinin, o kurumların partimizle ilişkileri açısından yeterli olmadığı bu nedenle de tüm kilit noktalarda ön koşulsuz olarak sadece partimizle yüzde yüz uyumlu çalışacak personelin istihdamının gerçekleştirilmesi.

Partimiz il ve ilçe teşkilatları ile iltisaklı tüm kadroların, devlet kurumlarında azami ölçüde istihdam edilmesi teşkilatlarımızın genel talep ve arzusunu oluşturmaktadır.
4 yıllık lisans mezunlarının girebildiği temmuz ayında yapılan KPSS’ye ise yaklaşık 600 bin civarı katılım olmakta, devlet kurum ve kurullarına atama yapılmaktadır. (Öğretmen, TRT, SPK, Maliye, Gümrük vs…) Bu sınavda sadece 12’de 1 oranında kazanma söz konusu olduğundan, adaylarımızın büyük ölçüde elendiği görülmektedir.
KPSS ile devlete memur alımında teşkilatlarımızdan gelen şikayetler daha çok puan yüksekliğinde yoğunlaşmaktadır. Bu nedenle de istenen puanı almakta zorlanan on binlerce partili aday istihdam edilememekte ve bu durum teşkilatlarımızda rahatsızlığa sebep olmaktadır.
Bu nedenlerle KPSS’nin tümden kaldırılması da önemli bir alternatif olarak değerlendirilmelidir.

3.     KPSS sınavları kumpası üzerinden Hizmet kurumlarına karşı husumet ve öfke oluşturulmak, başarıları gölgelenmek istenmektedir. Bu amaçla suçlanacak kişiler Hizmet kurumlarına ait dershanelerden mezun olanlar ve Hizmet kurumlarında çalışandan bir kısmı (SGK kaydı olanlar) özellikle seçilmiştir. 

TÖDHD’inin çalışanları ve genel sekreteri Hanefi Sözen’in irtibatlı olduğu kişilerden 2010 KPSS’ye girenler özellikle belirlenmiş ve o kişilerin sonuçlarında oynama yapılarak anormal yükselme sağlanmıştır.  

4.     AKP böylece kamuda görev yapan ve tüm AKP’li olmayan memurlara “paralelci” bahanesiyle cadı avı yapmayı, onları memuriyetten atıp yerine kadrolaşmayı hedeflemektedir.

Kurdukları kumpasın çelişkileri

1.     AKP, 2010 KPSS sınavlarında cemaat soruları çaldı iddiasını 5 yıl sonra mı keşfetmişdir?  Madem hırsızlık vardı niye bu güne kadar beklemişlerdir? Bildikleri halde susmuşlarsa suç ortağıdırlar, yok bilmiyorlardıysa KPSS’nin güvenliğinden sorumlu hükümet bunun hesabını vermelidir.

2.     KPSS sınavları ile alakalı olarak aşağıdaki sözleri dönemin Başbakanı Erdoğan söylemiş midir?
‘KPSS son derece başarılı temiz, sorunsuz şekilde gerçekleştirilmiştir. KPSS sınavının hemen ardından terör örgütüne yakınlığı ile bilinen bir sitede sahte bir soru kitapçığı yayınlandı, amaç ne? KPSS gibi son derece hassas bir sınava gölge düşürmek.

3.     AKP, KPSS ile ilgili 5 yıl önce terör örgütünü suçlarken nasıl olmuş ta bugün cemaati suçlamaya başlamıştır? Bugün PKK ile müttefik olan AKP, konjonktürel ve zamana göre değişen hasımlara göre mi suçlu bulunmaktadır?

4.     Bugüne kadar sınavları temiz ve problemsiz olduğunu iddia eden ÖSYM Başkanı Ali Demir nasıl olmuş ta AKP’ye paralel bir şekilde aynı anda hırsızlıkları keşfetmiştir?

5.     Soruların bilgisayarında bulunduğu iddia edilen Baki Saçı nasıl olmuş ta KPSS sınavından 81 puan almıştır? Hâlbuki bir önceki sene 80 puan aldığı bilinmektedir. Bunun bir izahı var mıdır? Madem sorular bilgisayarındadır, başkaları gibi yüksek puan alması gerekmez miydi?

6.     Sınavda 100 tam puan alanların sayısının 3227 olduğu açıklandı. Soruşturma da “sınavda 100 neti geçen 3227 kişi şüphesi” üzerinden açıldı.
Baki Saçı’nın bilgisayarındaki soruları içerdiği iddia edilen klasör ise sınavlardan 5 gün önce oluşturulmuş. Bu klasörün adı da her ne hikmetse “3227.pdf” olarak belirlenmiş. Bu nasıl bir tesadüftür? Sakın o klasör o bilgisayara kumpas hazırlandıktan sonradan konmuş olmasın?  Zira sınavda 100 neti geçecek insan sayısını ancak sınavdan önce bu tespiti yapan, planlayan, cevap anahtarları üzerinde oynayan ‘eller’ bilebilir.

7.     İddiaya göre Berat Koşucu, Hotmail uzantılı mail kullanan Baki Saçı’ya KPSS sorularını mail ile göndermiş.  Microsoft’un (Hotmail) savcılığa sunduğu rapora göre iddia edilen tarihlerde böyle bir mail trafiği yaşanmamış. Böylelikle bu iddia da çökmüş oluyor.

8.     Gerçeklerin ortaya çıkmasını sağlayacak tek şey soru kitapçıkları ve cevap anahtarlarıydı. KPSS kopya iddiaları hakkında ÖSYM’de inceleme yapan bilirkişiler, sınavlarda 120 net yapan bazı adayların kitapçıklarında hiç işaretleme olmadığını rapor etti. İfadeye çağırılan adaylardan bir kısmı “soru kitapçıklarımı cevap anahtarlarımı görmek istiyorum” deyince kitapçıklar ve cevap anahtarları bir anda davanın en önemli delili haline geldi. Fakat her ne hikmetse(!) davanın en önemli delili sayılacak bu kitapçıklar ve cevap anahtarları, Ali Demir imzalı ÖSYM’nin talebiyle “arşivlerimizde yer kalmadı”(!) bahanesiyle imha edildi. Oysa 3227 kişinin sınav kitapçıklarının çok küçük bir alan kaplayacağı ortadadır. En önemli deliller neden panik içinde yok edilmiştir?

9.     Ayrıca yasadışı yollarla soruları çalan hiç kimse veya grup göstere göstere bu kadar yüksek net yapmaz. Kimsenin aklı ile alay etmeyin.

10.                      Demek cemaat 2010 yılında soruları çalarak başarılarını kazandı. Peki, öteki yıllarda nasıl başarı kazandı? Yine soruları çaldı. Peki, bütün dünyada başarılarını nasıl kazanıyor?  Bulundukları ülkelerde sürekli birincilikler çıkaran, madalyalar alan bu eğitim kurumları o ülkelerde de mi soruları çalıyor? Bu iddialar kötü niyetli değilse bile ancak akıl tutulması ile izah edilebilir.

11.                      Bugüne kadar Hizmet hareketinin dershaneleri ve okullarından yüzlerce, belki binlerce AKP’linin çocukları başarı ile mezun olmuş, sınavlarda iyi dereceler elde etmişlerdir. Acaba bu çocuklar da mı başarılarını iddia edildiği gibi sorular çalınarak temin etmiştir?