Eski Türkiye’nin andıççılarından,
Yeni Türkiye’nin andıççılarına
90’lar demek
terörün ve faili meçhullerin arttığı, derin bir ekonomik krizin yaşandığı bir
dönem olarak hafızalarda yer etmiştir.
Özellikle 7
Temmuz seçimleri sonrası yaşadıklarımız 90’lı yıllara geri mi dönüyoruz endişesini
haklı olarak bizlere sordurmaktadır.
Ben bu
yazımda 90’lı yıllara benzer bir şekilde yükselen terör ve ekonomik kriz bahsine
girmekten ziyade 90’lara damgasını vuran andıç olayına girmek ve bunun
günümüzdeki iz düşümlerine dikkati çekmek istiyorum.
Bana bu
yazıyı yazdıran en son havuz medyasının ‘Sümeyye Erdoğan suikastı’ haberinin
mahkeme tarafından yalan olduğunun ortaya çıkması oldu.
Havuz
medyası Sümeyye Erdoğan suikastının!!! dönemin CHP milletvekili Umut Oran ve
Emre Uslu tarafından organize edildiğini birinci sayfadan duyurmuştu.
Bu tetikçi
gazeteler bu iki ismi direk hedef göstermiş ve Tayyip Erdoğan da haberi
doğrulamış elimizde belgeler var demişti.
Mahkeme kararı
ile gördük ki haber tamamen yalanmış.
Bu olay bana
1998’te 28 Şubat sürecinde yaşanan ve tarihe ‘andıç skandalı’ olarak geçen
olayı hatırlattı.
PKK’nın üst
düzey yöneticilerinden Şemdin Sakık yakalanmış soruşturma zaptına yalan
ifadeler eklenmiş ve bu ifadeler Sabah ve Hürriyet gazetelerinde iki gün
boyunca yayınlanmıştı.
Haberde Cengiz Çandar, Mehmet Ali Birand, Ahmet Altan,
Mehmet Altan ve Akın Birdal’ın PKK’ya yardım ettikleri yazıyordu.
Bu andıç ve yalan haber neticesini vermiş Akın Birdal hala aydınlanmayan bir şekilde 6 kurşun
sıkılarak suikasta maruz kalmıştı. Şükür ki Birdal ağır yaralı da olsa saldırıdan kurtulmuştu.
Eski Türkiye
de olsa Yeni Türkiye de olsa çirkin derin devlet operasyonları hiç değişmiyor.
Yine andıç
veriliyor ve yine ilişkili medya üzerinden şahıslar hedef gösteriliyor.
Sümeyye
Erdoğan haberinden sonra Umut Oran ve Emre Uslu’ya suikast düzenlenmediği için
şanslı sayılabilirler.
28 Şubat
döneminde andıcı Org. Çevik Bir ve Tümgeneral Erol Özkasnak tarafından
verildiği belirlenmiş ve Org. Yaşar Büyükanıt da olayı doğrulamıştı.
Peki, günümüzdeki
andıcı kim verdi? Kimler Emre Uslu ve Umut Oran’ı hedef gösterin ve iplerini
çekin dedi?
Sabah, Akşam, Star, Güneş, Yeni Şafak gazetelerine bu andıç nasıl
ulaştırıldı? Manşet olmasını kimler karar verdi?
Ayrıca gazeteci görünümlü Küçük bir şahsın köşesinden isim isim hedef göstermesinin
arkasında kimler var? Bu ilişki nasıl işliyor?
Türkiye’de hiçbir
şey gizli kalmaz bir gün bütün bunlar ortaya çıkar.
İlk andıcın
hesabı yargı önünde henüz sorulmadı.
Eski Türkiye’nin
andıççılarına da, Yeni Türkiye’nin andıççılarına da er veya geç hukuk karşısında
elbette hesap sorulacaktır.
Erkam Tufan Aytav