Çevik Bir’in o açıklaması ne anlama geliyor?

Çevik Bir’in o açıklaması ne anlama geliyor?

Bakın 28 Şubat 1997’nin üzerinden 18 yıl geçmiş ama değişen bir şey olmamış.

O günlerin aktörü Çevik Bir’di.

Bugünlerin aktörü Çevik İki.

O zaman da MGK kararları ile zulüm yapılırdı, bugün de.  

O zaman da Kırmızı Kitap üzerinden zulüm yapılırdı, bugün de. 

O zaman da MGK ve Kırmızı Kitap üzerinden yapılan zulümler meşrulaştırılmaya çalışılırdı, bugün de. 

O zaman da vatandaşlar, devlet memurları herkes fişlenirdi bugün de.

O zaman da medya ve yargı hizaya getirilmeye çalışılırdı, bugün de.

O zaman da irtica geliyor adı altında malı götürürlerdi, bugün de ‘paralel geliyor’ diye.

28 Şubat 1.000 yıl sürecek denmişti.

Bakın aradan 18 yıl geçti şark cephesinde değişen bir şey yok.

Hadi bana ve bu ülkede yaşananlara inanmadınız, bakın 28 Şubat’ın kudretli Generali Çevik Bir ne demiş;

‘Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve AKP hükümetinin bugün paralel yapıyla ilgili MGK da aldırdığı kararların 28 Şubatınkinden farksızdı.’

Olay bitmiştir.

Bu ifade bize o mahkeme önünde bugünün zalimlerinin yargılanacağını çok iyi özetliyor.

Çevik Bir aslında şunu demek istiyor; ‘beni yargılıyorsunuz ama aynısını da Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Hükümet te yaptı. Ya onları da yargılayın yada beni yargılamayın.’

Bu durumda AKP’nin yapacağı 28 Şubatı meşrulaştırmak olacaktır.

Aynı Ergenekon ve Balyoz’da yaptığı gibi.

Alın size ilk emare; geçen hafta 28 Şubat davasının tek delili sayılan CD5’in ‘uzmanlar’ tarafından delil niteliğinde olmadığı ifade edildi.

Nur topu gibi yeni bir kumpasımız daha oldu.

Meğerse 28 Şubatta ‘kumpasmış’.

28 Şubat döneminde yaşadıklarımız meğerse hayal mahsulüymüş.

Bütün bunlar beyhude gayretler.

Çevik Bir’den, Çevik İki’ye oradan Çevik Üç’e, bütün Çevikler bir gün adil yargı karşısında hesap verecek.

Bunu bir kenara yazın ve demedi demeyin.

Erkam Tufan Aytav